İki çocuğuyla birlikte ortada kalan 42 yaşındaki kadına Umut Çocukları Derneği sahip çıktı. 11 yaşında erkek ve 12 yaşında bir kız çocuk annesi olan Ayşegül, çocuklarının okula gitmesi gerektiğini söyleyerek, “Devlet beni sığınma evine alabileceğini söylüyor ama çocuklarımı esirgeme kurumuna gönderiyor. Ben onlardan ayrılamam. Tek istediğim kendime ait bir göz oda, geçimimi sağlayacak bir iş” dedi.
42 yaşındaki anne, yaşadıklarını ağlayarak anlattı.
Çocuk denilecek yaşta bir evlilik yaptığını anlatan Ayşegül’ün 22 yaşında birde oğlu var. Gezi olayları döneminde arkadaşlık yaptığı gurupla birlikte yasa dışı suç örgütlerine üye olduğu gerekçesi ile tutuklanan oğlunun suçsuz olduğunu iddia eden anne Ayşegül, “O yanımda olsaydı bu kadar çaresiz kalmazdım. Varlığı bana güç verirdi” dedi.
Çocuk yaşta yaşadığı ilk evliliğinden sonra İran asıllı biriyle evlenen ve iki çocuk sahibi olan anne, resmi olarak hala evli olduğunu büyük oğlunun ergenliğe girmesiyle başlayan sorunlar nedeniyle sürekli sorunlar yaşadığını söyledi. Türkiye’de Gezi olaylarının yaşandığı dönemlerde, arkadaşlık yaptığı kişilerle birlikte yasa dışı suç örgütüne üye olmaktan oğlunun gözaltına alındığını, hatta kendisinin de şüpheli sıfatıyla tutuklandığını, haksız yere 11 ay hapis yattıktan sonra suçsuz olduğu anlaşılarak serbest bırakıldığını söyledi.
Oğlunun ise hala hapishanede olduğunu söyleye anne, Bakırköy Kadın Tutukevi’nden tahliye olduğu gece, hemen tutukevinin karşısında bulunan ve oğlunun ergenlik döneminde yaşadığı sorunlarla ilgili iletişim kurarak tanıştığı Umut Çocukları Derneği’ne gittiğini anlattı. “Evime gidecek yol param yoktu. Suçsuz olduğum anlaşılana kadar cezaevinde geçirdiğim sürede ise arayanım soranım olmadı” dedi.
Umut Çocukları Derneği Başkanı Ferhat Şahin’in kendisini o gece evine gönderdiğini söyleyen anne Ayşegül, eve gittiğinde 2 çocuğunun da bakımsızlıktan perişan olduğunu gördüğünü söylüyor. 20 yıllık eşinin “Yeter size baktığım, al çocuklarını da git. Ne haliniz varsa görün” diyerek kendilerini sokağa attığını anlatan anne, çaresizlik içinde gece yarısı saat 3’te Umut Çocukları Dernek Başkanı Ferhat Şahin’i telefonla arayarak durumunu anlattığını ve Ferhat’ın derneğin bir göz odasını boşaltarak kendilerini yerleştirdiğini söyledi.
DERNEĞİN ATÖLYE KISMINDA BİR GÖZ ODADA KALIYORLAR
Yaklaşık 1 aydır Umut Çocukları Derneği’nin atölye kısmında boşaltılan bir odada hayatlarını sürdüren anne Ayşegül Y. “Geçtiğimiz yıl ben hapishanedeydim. Oğlum 4+4+4 eğitim sisteminde 4. Sınıfı tamamladı. Yeni dönem için kayıt yapılması lazımdı. Ben olmayınca babası okula kaydetmemiş, bu yüzden okula gitmiyor ama acilen okula kayıt olması lazım. Kızım ise başarılı bir öğrenci ve buradaki bir göz odada bile sürekli kitap okuyor, araştırıyor, öğrenmeye çalışıyor” dedi.
Umut Çocukları Derneği’ne geldikleri günden beri, dernekte kalan gençlerin kendisine abla, çocuklarına ise kardeşleri gibi sahip çıktığını söyleyen anne Ayşegül T, “Ama nereye kadar?” diyerek, yetkililere ve hayırseverlere seslendi.
ANNE SIĞINMA EVİNE, ÇOCUKLAR ESİRGEME KURUMUNA YÖNLENDİRİYOR
“Devletin ilgili kurumlarıyla iletişime geçmediniz mi?” sorumuza da cevap veren Anne Ayşegül T, sosyal yardımlaşma vakfına başvurduklarını, aylık 300 lira tutarın 3 ayda bir kendilerine bağlandığını, bunun dışında devletin kendisini sığınma evine ama çocuklarını ise çocuk esirgeme kurumuna gönderdiği için bunu kabul edemediğini ağlayarak anlattı.
“Tükenmiş durumdayım. Oturabileceğim bir ev, çalışabileceğim bir iş istiyorum. Yiyip içip oturayım, her şeyimi devlet karşılasın demiyorum. Çocuklarımla birlikte kalacağım, onların eğitimlerine devam edebilmesi için bir ortam arıyorum. Burası genelde madde bağımlısı gençlerle dolu olduğu halde hiçbir sorun yaşamadık. Ama nereye kadar kalabiliriz. Hastaneye gittiğimiz de ne sigortamız var ne de başka bir güvencemiz.” dedi.
BİZ ANNE VE ÇOCUKLARA GÖZÜMÜZ GİBİ BAKIYORUZ AMA…
Konuyla ilgili görüştüğümüz Umut Çocukları Derneği Başkanı Ferhat Şahin, “Anne Ayşegül’le büyük oğlu ile sorun yaşadıklarında tanışmıştık. Yaşanan süreci bilmiyorduk. Anne hapishaneden çıktığında bize geldi, durumunu anlattı ve biz kendisini evine gönderdik. Hemen ertesinde gece 3’te aradığında hemen bir odamızı elimizden geldiğince düzenleyerek çocuklarla birlikte yerleştirdik. Sonuçta burası sokaktan kurtulabilmek için geneli madde bağımlısı olmuş ve kurtulmaya çalışan gençlerin rehabilite oldukları bir alan. Annemizin de 2 çocuğu var ve bu çocukların okula başlamaları lazım. Zaten geçtiğimiz yıl ismi Deniz olan küçük çocuğumuz okula gidememiş. Melissa kızımızda çok zeki. Bizler çocuklara gözümüz gibi bakıyoruz ama nereye kadar. Geçtiğimiz gün 11 yaşındaki Deniz, çay alırken çaydanlığı üzerine devirmiş ve komple bacağını yakmış. Gece yarısı aldık hastaneye götürdük ama sigortası yok, yeşil kartı yok. En önemlisi de bu çocukların ev ortamına ihtiyacı var. İlgili kişilerin ve hayırseverlerin desteği ile bu anne ve iki çocuğunu bir eve yerleştirebilir ve bir iş sahibi olmasını sağlarsak ne mutlu bize.” dedi.
Selvi Sarıtaç / Mahmut Erdinç
Ağustos 19, 2020